son 30 günde en çok ne okundu?

27 Ağustos 2019 Salı

NAZIM HİKMET'in bahsettiği GÜZEL GÜNLER geldi mi, gelecek mi, nerede kaldı?



"Güzel günler göreceğiz ÇOCUKLAR
Güneşli günler göreceğiz.
Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar
Işıklı maviliklere süreceğiz..."

NAZIM HİKMET'in muhteşem kaliteli aromalar bırakan şiiri, "güzel günler göreceğiz"in malum kısmının yorumlamasını yapmak istiyorum. bunu niye yapmak istiyorum, çünkü malum kısmını genel olarak belli bir biçimde anlayanlar var. fakat ben buna biraz daha farklı bir bakış açısı getirerek yorumlamak istiyorum.

"güzel günler göreceğiz", benim burada yalnızca konuşmak istediğim kısım bu. güzel günler. ben bunu siyasi kavrama çevirmeden, şu şekilde bir başlangıç yapmak istiyorum.

"belki de siz, güzel günlerinizi yaşamışsınızdır."

bakın yaşınız her ne olursa olsun, hayatta yaşayacağımız en güzel günü kimse bilemez, bu geçmişte olan bir gün de olabilir, o kadar güzel bir günü hiç yaşamayacak da olabiliriz. yani NAZIM HİKMET'in güzel günlerden kastının yalnızca ilk kısma odaklanacak olursak, buradan genel bir anlam çıkartmamız pek mümkün olmaz.

hangi siyasi anlayışı benimsersek benimseyelim, benim felsefeme göre, hiçbir rejim;

(rejim:
* Yönetme, düzenleme biçimi, düzen.
* Perhiz, diyet.
* Bir devletin yönetim biçimi.(burada belirtmek istediğim tanımı)
* Akarsu debisinin yıl boyunca gösterdiği değişikliklerin tümü.)

tüm insanlığı mutlu edemez. güzel günleri hep beraber görmemizin bu yüzden pek mümkün olduğunu düşünmüyorum. ben biraz realist bakıyorum açıkçası. bakın dediğim gibi, burada şunu özellikle belirtmek istiyorum ki. hiçbir REJİM. ben siyasetin, devletin vs çağlar öncesi bir ihtiyaç olarak ortaya çıktığından önceki anda yaşamak isteyenlerden biriyim. gerçek mutluluk, yani tam anlamıyla mutluluk kavramının ise siyaset öncesi çağlarda kaldığını düşünen biriyim. fakat şuan konumuz bu değil.

benim buraya kadar özellikle belirtmek istediğim şey, siyasetin bulunduğu herhangi bir rejimde tam anlamıyla güzel günleri tüm insanlığın görebilmesinin pek mümkün olmadığı. ben bunu sonuna kadar savunuyorum. buna da inanıyorum.

burada NAZIM HİKMET'in asıl anlatmak istediği güzel günler göreceğiz derken aslında şunu demek istiyor. "güzel günler DE göreceğiz." demek istediğim anlayabildiniz öyle değil mi? evet kötü günlerimiz geride kalacak ve zamanı geldiğinde güzel günler DE göreceğiz. fakat bunun da elbette bir sonu var. öyle veya böyle. ama elbette buna takılmamak gerek. önemli olan burada, güzel günleri görürken, o anın tadını çıkarmak. NAZIM HİKMET'in şiiri yazdığı sıralar aklında güneşli günleri görmek varmış. bu şiiri hapishane yıllarından önce mi sonra mı yazdığını bilemiyorum, hatta belki de hapiste de yazılmış olabilir. araştırmasını yapmadım. ama hapiste yazmış ise, bulunduğu durumun kurtuluşunu güneşli günlerle yansıtmış olabilir. yani bir ihtimal böyle düşünebiliriz en azından. herkesin güzel günleri farklıdır sonuçta. NAZIM HİKMET için de güzel günler kavramı bu.

şimdi ilk başlarda yazmış olduğum cümleye değinmek istiyorum. evet, belki de siz güzel günlerinizi yaşamışsınızdır. bakın hayatta bazen öyle güzel günler yaşarız ki, değil mumla, en iyi ışıklandırma sistemleri bile arasak, hatta güneş ışığı ile bile arasak bulamayız belki de. bu yüzden bundan kesinlikle emin olmalıyız ki. evet güzel günler göreceğiz. ben de buna inanıyorum. inanmak elbette güzel, inanmalıyız. ama bu sadece bir inanç, unutmayın.

şiirler daima realist bir bakış açısı ile yazılmak zorunda da değil. ki zaten öyle de olmalı. şiir bizi realist düşünmekten alıkoyabilmeli. hatta şöyle diyeyim. yer yer alıkoyabilmeli.

ne demiştim. bu bir inanç. dediğim gibi belki bir defa, güzel bir gün yaşayacaksınız. belki NAZIM HİKMET'in dediği gibi, güzel günler. hatta belki bu güzel günleriniz çokça olacak. ki umarım çokça olur. hepimiz daha güzel günler yaşarız. kimimiz yağmurlu havada güzel günleri yaşarız. kimimiz sevdiğimizin yanında bir damla göz yaşı dökerek güzel günleri yaşarız. herkesin güzel gün anlayışı farklıdır unutmayalım.

buraya kadar her şey güzel.

şimdi şiirdeki ilk dizeye tamamen bakalım. yukarıda ne demiştim. şiirler daima realist bir bakış açısı ile yazılmak zorunda değil. burada NAZIM HİKMET'in de böyle düşündüğünü hissediyorum.

"güzel günler göreceğiz ÇOCUKLAR."

kim bilir belki gerçekten bu kısmı çocuklara söylemiştir. belki onlara yalnızca umut vermek istemiştir kendisi. onları hayattaki gerçekliklerle yüzleştirmek istememiştir belki de. ne de iyi yapmış değil mi? bırakalım da gerçekten güzel günlere inansınlar. çünkü eğer gerçekten o güzel günlere inanırlarsa belki de onlar bu dünyayı daha güzel hale getirebilirler. ellerinden geleni yaparlar, o güzel günlere ulaşabilmek için. her zaman realist olmak çok da iyi bir şey değil. özellikle de çocuklara karşı. onlar hayal edebilmeli, umut edebilmeliler. güzel günleri görebilmenin umudu en çok da onlara lazım.

belki de NAZIM HİKMET bu şiiri yazdığında yaşı oldukça büyüktü ve orada son kısımda bulunan ÇOCUKLAR'dan kastı. gençlikti. gençliğe inandırmak istiyordu belki de. belki de motorları maviliklere sürmekten kastı başka şeylerdi. veya ışıklı maviler. kim bilebilir ki.

NAZIM HİKMET'in bu şiirinin ilk kıtası söz konusu ise, bana kalırsa tez bile yazılabilir. gerçekten buradan mükemmel anlamlar çıkarabileceğini düşünüyorum. burada alelade yazdım. sonuç olarak kendi blog sayfam ve dilediğim biçimde yazıyorum. bir rahatlığım var burada. kendime güzel göründüğünden gözümden kaçmadıkça hep küçük harfle başlarım ve değer verdiğim sözcükleri de büyük büyük yazarım. tıpkı NAZIM HİKMET yazarken de fark edildiği gibi.

gerek şiirlerine, gerek sevdalarına yazdığı mektuplarına, gerek kendisine, hem saygım hem de çokça sevgim var. o bize mükemmel şiirler bıraktı.

yarım bırakmak istiyorum bu yazıyı. belki günün birinde, gerçekten güzel günleri gördüğümüz zamanlar yeniden devam edilebilir bir yerlere. NAZIM HİKMET'e saygı ve sevgilerle.

başlığın cevabına realist olarak cevap vermem gerekirse, bu cevap yalnızca sizde saklı. sizin hayatınızda, güzel günleri görmüş de olabilirsiniz, hatta görmüş olmanıza rağmen daha çok görecek de olabilirsiniz. hiç görmeyip belki yarın görecek olabilirsiniz. ama yine de umut edin, unutmayın, NAZIM HİKMET'in dediği gibi:

güzel günler göreceğiz çocuklar...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder